Ha-Sin-Dal     ح س د
kıskanmak, hak edenin elindeki nimetin elinden alınmasını arzu etmektir. Bazen, bu istekle beraber, onun elinden alınması için çalışmak da bulunur.

Türkçe’ye girmiş türevler : haset, hasut

  Kur'an'da bu kökten türetilmiş kelimeler toplamda 5 kez geçiyor.

GÖVDE(LER)
1 kez   حَاسِد
1 kez   حَسَد
3 kez   حَسَدَ
Kökten (حَاسِد) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler

 113:5  حَاسِدٍ    Hāsidin    hasedcinin  
İsim   Etken   Eril   Mecrûr İsim   Belirsiz   

Felâk  Suresi 5. Ayet
وَمِنْ شَرِّ حَاسِدٍ إِذَا حَسَدَ (5)

5. Ve kıskandığı vakit kıskanç kişinin şerrinden sabahın Rabbine sığınırım!
Kökten (حَسَد) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler

 2:109  حَسَدًا    Haseden    hasetle  
İsim   Etken   Eril   Mansûb İsim   Belirsiz   

Bakara  Suresi 109. Ayet
وَدَّ كَثِيرٌ مِنْ أَهْلِ الْكِتَابِ لَوْ يَرُدُّونَكُمْ مِنْ بَعْدِ إِيمَانِكُمْ كُفَّارًا حَسَدًا مِنْ عِنْدِ أَنْفُسِهِمْ مِنْ بَعْدِ مَا تَبَيَّنَ لَهُمُ الْحَقُّ ۖ فَاعْفُوا وَاصْفَحُوا حَتَّىٰ يَأْتِيَ اللَّهُ بِأَمْرِهِ ۗ إِنَّ اللَّهَ عَلَىٰ كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ (109)

109. Ehl-i kitaptan çoğu, hakikat kendilerine apaçık belli olduktan sonra, sırf içlerindeki kıskançlıktan ötürü, sizi imanınızdan vazgeçirip küfre döndürmek istediler. Yine de siz, Allah onlar hakkındaki emrini getirinceye kadar affedip bağışlayın. Şüphesiz Allah her şeye kadirdir.
Kökten (حَسَدَ) türemiş Kelimeler ve Kur'anda geçtiği ayetler

 4:54  يَحْسُدُونَ    yeHsudūne    kıskanıyorlar mı  
Fiil   Etken   3. şahıs, Eril, Çoğul   Şimdiki/Geniş Zaman   Mansûb İsim   Belirsiz   

Nisâ  Suresi 54. Ayet
أَمْ يَحْسُدُونَ النَّاسَ عَلَىٰ مَا آتَاهُمُ اللَّهُ مِنْ فَضْلِهِ ۖ فَقَدْ آتَيْنَا آلَ إِبْرَاهِيمَ الْكِتَابَ وَالْحِكْمَةَ وَآتَيْنَاهُمْ مُلْكًا عَظِيمًا (54)

54. Yoksa onlar, Allah'ın lütfundan verdiği şeyler için insanlara hased mi ediyorlar? Oysa İbrahim soyuna Kitab'ı ve hikmeti verdik ve onlara büyük bir hükümranlık bahşettik.
 48:15  تَحْسُدُونَنَا    teHsudūnenā    bizi çekemiyorsunuz  
Fiil   Etken   2. şahıs, Eril, Çoğul   Şimdiki/Geniş Zaman   Mansûb İsim   Belirsiz   

Fetih  Suresi 15. Ayet
سَيَقُولُ الْمُخَلَّفُونَ إِذَا انْطَلَقْتُمْ إِلَىٰ مَغَانِمَ لِتَأْخُذُوهَا ذَرُونَا نَتَّبِعْكُمْ ۖ يُرِيدُونَ أَنْ يُبَدِّلُوا كَلَامَ اللَّهِ ۚ قُلْ لَنْ تَتَّبِعُونَا كَذَٰلِكُمْ قَالَ اللَّهُ مِنْ قَبْلُ ۖ فَسَيَقُولُونَ بَلْ تَحْسُدُونَنَا ۚ بَلْ كَانُوا لَا يَفْقَهُونَ إِلَّا قَلِيلًا (15)

15. Siz ganimetleri almak için gittiğinizde seferden geri kalanlar: Bırakın, biz de arkanıza düşelim, diyeceklerdir. Onlar, Allah'ın sözünü değiştirmek isterler. De ki: "Siz asla bizim peşimize düşmeyeceksiniz! Allah daha önce sizin için böyle buyurmuştur." Onlar size: Hayır, bizi kıskanıyorsunuz, diyeceklerdir. Bilakis onlar, pek az anlayan kimselerdir.
 113:5  حَسَدَ    Hasede    hased ettiği  
Fiil   Etken   3. şahıs, Eril, Tekil   Geçmiş Zaman   Mansûb İsim   Belirsiz   

Felâk  Suresi 5. Ayet
وَمِنْ شَرِّ حَاسِدٍ إِذَا حَسَدَ (5)

5. Ve kıskandığı vakit kıskanç kişinin şerrinden sabahın Rabbine sığınırım!