| TÜRKÇE OKUNUŞ |
| 96. ḳul kefâ billâhi şehîdem beynî vebeyneküm. innehû kâne bi`ibâdihî ḫabîram beṣîrâ.
|
|
|
| DİYANET VAKFI |
| 96. De ki: Benimle sizin aranızda gerçek şahit olarak Allah kafidir. Zira O, kullarını hakikaten bilip görmektedir.
|
|
|
| DİYANET İŞLERİ |
| 96. De ki: "Benimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeter. Doğrusu O, kullarını görür, haberdardır."
|
|
|
| ELMALILI HAMDI YAZIR |
| 96. De ki: "Benimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeter. Çünkü O, kullarının yaptığından haberdardır, yaptıklarını çok iyi görendir."
|
|
|
| ABDULBAKİ GÖLPINARLI |
| 96. De ki: Benimle sizin aranızda tanık olarak Allah yeter; şüphe yok ki o, kullarından haberdardır, onları görür.
|
|
|
| ALİ BULAÇ |
| 96. De ki: "Benimle aranızda şahid olarak Allah yeter; kuşkusuz O, kullarından gerçeğiyle haberdardır, görendir."
|
|
|
| SÜLEYMAN ATEŞ |
| 96. De ki: "Benimle sizin aranızda şahid olarak Allah yeter. O, kulları(nın halleri)ni haber alır, görür."
|
|
|
| GÜLTEKİN ONAN |
| 96. De ki: "Benimle aranızda şahid olarak Tanrı yeter; kuşkusuz O, kullarından gerçeğiyle haberdardır, görendir."
|
|
|
| SUAT YILDIRIM |
| 96. De ki: “Sizinle benim aramda şahit olarak Allah yeter! Doğrusu O kullarının bütün hallerini bilip görmektedir.” (6,19; 69,44-46)
|
|
|