| TÜRKÇE OKUNUŞ |
| 75. vekeẕâlike nürî ibrâhîme melekûte-ssemâvâti vel'arḍi veliyekûne mine-lmûḳinîn.
|
|
|
| DİYANET VAKFI |
| 75. Böylece biz, kesin iman edenlerden olması için İbrahim'e göklerin ve yerin melekutunu gösteriyorduk.
|
|
|
| DİYANET İŞLERİ |
| 75. Yakinen bilenlerden olması için İbrahim'e göklerin ve yerin hükümranlığını şöylece gösteriyorduk:
|
|
|
| ELMALILI HAMDI YAZIR |
| 75. Böylece biz İbrahim'e göklerin ve yerin melekûtunu (muhteşem varlıklarını) gösteriyorduk ki, kesin inananlardan olsun.
|
|
|
| ABDULBAKİ GÖLPINARLI |
| 75. Biz, gerçek ve şüphesiz bilgiye sahip olması için İbrahim'e, göklerdeki ve yeryüzündeki kudret ve saltanatı, tasarruf ve hikmeti böylece göstermedeydik.
|
|
|
| ALİ BULAÇ |
| 75. Böylece İbrahim'e, -kesin bilgiyle inananlardan olması için- göklerin ve yerin melekûtunu gösteriyorduk.
|
|
|
| SÜLEYMAN ATEŞ |
| 75. Böylece biz İbrahim'e göklerin ve yerin melekutunu (büyük ve harikulade muhteşem varlıklarını) gösteriyorduk ki, kesin inananlardan olsun.
|
|
|
| GÜLTEKİN ONAN |
| 75. Böylece İbrahim'e, -kesin bilgiyle inananlardan olması için- göklerin ve yerin melekutunu gösteriyorduk.
|
|
|
| SUAT YILDIRIM |
| 75. Biz İbrâhim'e (şirkin çirkinliğini gösterdiğimiz gibi) imanında yakîne, kesinliğe ulaşması için göklerin ve yerin muhteşem hükümranlığını da öylece gösteriyorduk. (3,190-191; 7,185; 10,101; 23,88; 34,9; 36,83)
|
|
|