| TÜRKÇE OKUNUŞ |
| 59. febeddele-lleẕîne żalemû ḳavlen gayra-lleẕî ḳîle lehüm feenzelnâ `ale-lleẕîne żalemû riczem mine-ssemâi bimâ kânû yefsüḳûn.
|
|
|
| DİYANET VAKFI |
| 59. Fakat zalimler, kendilerine söylenenleri başka sözlerle değiştirdiler. Bunun üzerine biz, yapmakta oldukları kötülükler sebebiyle zalimlerin üzerine gökten acı bir azap indirdik.
|
|
|
| DİYANET İŞLERİ |
| 59. Ama zulmedenler, kendilerine söylenmiş olan sözü başka sözle değiştirdiler. Biz de, zalimlere, yoldan çıkmalarından dolayı gökten azab indirdik.
|
|
|
| ELMALILI HAMDI YAZIR |
| 59. Bunun üzerine o zulme devam edenler sözü değiştirdiler, onu kendilerine söylenildiğinden başka bir şekle soktular. Biz de kötülük yaptıkları için o zalimlere murdar bir azap indirdik.
|
|
|
| ABDULBAKİ GÖLPINARLI |
| 59. Fakat zulmedenler, sözü, kendilerine söylenen şekilden başka bir şekle sokmuşlar, değiştirmişlerdi. Biz de zulmedenlere, kötülükte bulunduklarından dolayı gökten bir azap indirivermiştik.
|
|
|
| ALİ BULAÇ |
| 59. Ama zulmedenler, kendilerine söylenen sözü bir başkasıyla değiştirdiler. Biz de o zalimlerin yaptıkları bozgunculuğa karşılık, üzerlerine gökten iğrenç bir azap indirdik.
|
|
|
| SÜLEYMAN ATEŞ |
| 59. Derken o zalimler, onu, kendilerine söylenenden başka bir sözle değiştirdiler. Biz de yaptıkları kötülüklerden dolayı o zulmedenlerin üzerine gökten bir azab indirdik.
|
|
|
| GÜLTEKİN ONAN |
| 59. Ancak zalimler kendilerine söylenen sözü (kavlen) (yani: 'dileğimiz bağışlanmadır'ı-?) başkasıyla değiştirdiler (bedele). Biz de f(a)sık(lık-yapma)larına karşılık o zalimlerin üzerine gökten iğrenç bir azap (riczen) indirdik.
|
|
|
| SUAT YILDIRIM |
| 59. Ne var ki o zalimler sözü değiştirip başka şekle koydular. Biz de o zalimlere, itaat dışına çıktıkları için, gökten acı bir azap indirdik.
|
|
|