| TÜRKÇE OKUNUŞ |
| 46. keennehüm yevme yeravnehâ lem yelbeŝû illâ `aşiyyeten ev ḍuḥâhâ.
|
|
|
| DİYANET VAKFI |
| 46. Kıyamet gününü gördüklerinde (dünyada) sadece bir akşam vakti ya da kuşluk zamanı kadar kaldıklarını sanırlar.
|
|
|
| DİYANET İŞLERİ |
| 46. Kıyameti gördükleri gün dünyada ancak bir akşam yahut bir kuşluk vakti kadar kalmış olduklarını sanırlar.
|
|
|
| ELMALILI HAMDI YAZIR |
| 46. Onlar o kıyameti görecekleri gün sanki dünyada bir akşam veya kuşluğundan başka durmamışa dönecekler.
|
|
|
| ABDULBAKİ GÖLPINARLI |
| 46. Onu gördükleri gün, bir akşamcık yaşamışa dönerler, yahut da günün kuşluk çağı.
|
|
|
| ALİ BULAÇ |
| 46. Onu gördükleri gün, sanki, bir akşam veya bir kuşluk-vaktinden başkasını yaşamamış gibidirler.
|
|
|
| SÜLEYMAN ATEŞ |
| 46. Onlar onu gördükleri zaman sanki (dünyada) bir akşam veya onun kuşluk vaktinden fazla kalmamış gibi olurlar.
|
|
|
| GÜLTEKİN ONAN |
| 46. Onu gördükleri gün sanki, bir akşam veya bir kuşluk-vaktinden başkasını yaşamamış gibidirler.
|
|
|
| SUAT YILDIRIM |
| 46. Onu gördükleri gün öyle gelir ki onlara:Yalnız bir akşam veya bir sabah faslı durdular dünyada.
|
|
|