| TÜRKÇE OKUNUŞ |
| 42. feẕerhüm yeḫûḍû veyel`abû ḥattâ yülâḳû yevmehümü-lleẕî yû`adûn.
|
|
|
| DİYANET VAKFI |
| 42. Ama sen onları (şimdilik) bırak da, tehdit edildikleri günlerine kavuşuncaya dek dalsınlar, oynayadursunlar.
|
|
|
| DİYANET İŞLERİ |
| 42. Onları bırak; kendilerine söz verilen güne kavuşmalarına kadar dalıp oynasınlar.
|
|
|
| ELMALILI HAMDI YAZIR |
| 42. O halde bırak onları, kendilerine vaad edilen günlerine kavuşuncaya kadar dalıp oynayadursunlar.
|
|
|
| ABDULBAKİ GÖLPINARLI |
| 42. Bırak artık onları dalsınlar daldıklarına ve oynasınlar oynadıklarıyla, kendilerine vaadedilen güne kavuşuncaya dek.
|
|
|
| ALİ BULAÇ |
| 42. Şu halde sen, kendilerine vadedilen (azap) günlerine kavuşuncaya kadar onları bırak; dalıp-oynasınlar, oyalansınlar.
|
|
|
| SÜLEYMAN ATEŞ |
| 42. Bırak onları kendilerine va'dedilen günlerine kavuşuncaya kadar dalsın, oynasınlar.
|
|
|
| GÜLTEKİN ONAN |
| 42. Şu halde sen kendilerine vadedilen (azab) günlerine kavuşuncaya kadar onları bırak; dalıp-oynasınlar, oyalansınlar.
|
|
|
| SUAT YILDIRIM |
| 42. Artık sen onları kendi hallerine bırak da, kendilerine vâd edilen gün gelinceye kadar bâtıla dalsın, oynasınlar.
|
|
|