| TÜRKÇE OKUNUŞ |
| 36. vemey ya`şü `an ẕikri-rraḥmâni nüḳayyiḍ lehû şeyṭânen fehüve lehû ḳarîn.
|
|
|
| DİYANET VAKFI |
| 36. Kim Rahman'ı zikretmekten gafil olursa, yanından ayrılmayan bir şeytanı ona musallat ederiz.
|
|
|
| DİYANET İŞLERİ |
| 36. Rahman olan Allah'ı anmayı görmezlikten gelene, yanından ayrılmayacak bir şeytanı arkadaş veririz.
|
|
|
| ELMALILI HAMDI YAZIR |
| 36. Her kim Rahman olan Allah'ın zikrinden yüz çevirirse biz ona bir şeytan musallat ederiz. Artık o şeytan onun yakın dostudur.
|
|
|
| ABDULBAKİ GÖLPINARLI |
| 36. Ve kim, rahmanı anmadan yüz çevirirse ona bir Şeytan musallat ederiz, artık o, arkadaş olur ona.
|
|
|
| ALİ BULAÇ |
| 36. Kim Rahman (olan Allah)ın zikrini görmezlikten gelirse, Biz bir şeytana onun 'üzerini kabukla bağlattırırız'; artık bu, onun bir yakın dostudur.
|
|
|
| SÜLEYMAN ATEŞ |
| 36. Kim Rahman'ın zikrine karşı kör olursa ona bir şeytanı sardırırız; artık o, onun (yanından ayrılmaz, ona sürekli olarak kötülükleri telkin eden) arkadaşı olur.
|
|
|
| GÜLTEKİN ONAN |
| 36. Kim Rahmanın zikrini görmezlikten gelirse, biz bir şeytana onun 'üzerini kabukla bağlattırırız'; artık bu, onun bir yakın dostudur.
|
|
|
| SUAT YILDIRIM |
| 36. Kim Rahman'ın hikmetlerle dolu ders olarak gönderdiği Kur’ân’ı göz ardı ederse, Biz de ona bir şeytan sardırırız; artık o, ona arkadaş olur. (4,115; 61,5; 41,25)
|
|
|