| TÜRKÇE OKUNUŞ |
| 26. veâti ẕe-lḳurbâ ḥaḳḳahû velmiskîne vebne-ssebîli velâ tübeẕẕir tebẕîrâ.
|
|
|
| DİYANET VAKFI |
| 26. Bir de akrabaya, yoksula, yolcuya hakkını ver. Gereksiz yere de saçıp savurma.
|
|
|
| DİYANET İŞLERİ |
| 26. Yakınına, düşküne, yolcuya hakkını ver; elindekileri saçıp savurma.
|
|
|
| ELMALILI HAMDI YAZIR |
| 26. Akrabaya, yoksula ve yolda kalmışa hakkını ver. Bununla beraber malını saçıp savurma.
|
|
|
| ABDULBAKİ GÖLPINARLI |
| 26. Akrabaya, yoksula, yolda kalmışa hakkını ver ve israfta ileri giderek boş yere, haksız yere malını saçma, savurma.
|
|
|
| ALİ BULAÇ |
| 26. Akrabaya hakkını ver, yoksula ve yolda kalmışa da. İsraf ederek saçıp-savurma.
|
|
|
| SÜLEYMAN ATEŞ |
| 26. Akrabaya, yoksula ve yolcuya hakkını ver, fakat saçıp savurma.
|
|
|
| GÜLTEKİN ONAN |
| 26. Akrabaya hakkını ver, yoksula ve yolda kalmışa da. İsraf ederek saçıp-savurma.
|
|
|
| SUAT YILDIRIM |
| 26. Yakınlarına, yoksula, yolda kalmışa hakkını ver, sakın saçıp savurma!Çünkü savurganlar şeytanların kardeşleri olmuşlardır. Şeytan ise Rabbine karşı pek nankördür. (25,67)
|
|
|