| TÜRKÇE OKUNUŞ |
| 184. fein keẕẕebûke feḳad küẕẕibe rusülüm min ḳablike câû bilbeyyinâti vezzübürivelkitâbi-lmünîr.
|
|
|
| DİYANET VAKFI |
| 184. (Resulüm!) Eğer seni yalancılıkla itham ettilerse (yadırgama); gerçekten, senden önce apaçık mucizeler, sahifeler ve aydınlatıcı kitap getiren nice peygamberler de yalancılıkla itham edildi.
|
|
|
| DİYANET İŞLERİ |
| 184. Seni yalancı saydılarsa, senden önce belgeler, sahifeler ve aydınlatıcı kitap getiren peygamberler de yalanlanmıştı.
|
|
|
| ELMALILI HAMDI YAZIR |
| 184. Eğer seni yalanladılarsa, senden önce açık deliller, hikmetli sayfalar ve aydınlatıcı kitap getiren peygamberler de yalanlanmıştı.
|
|
|
| ABDULBAKİ GÖLPINARLI |
| 184. Seni yalan sayarlarsa senden önce apaçık delillerle, sahifelerle ve aydınlatıcı kitapla gelen peygamberler de yalan sayılmıştır.
|
|
|
| ALİ BULAÇ |
| 184. Eğer seni yalanlarlarsa, senden önce apaçık belgeler, Zeburlar ve aydınlık kitapla gelen elçileri de yalanlamışlardır.
|
|
|
| SÜLEYMAN ATEŞ |
| 184. Eğer seni yalanladılarsa, senden önce açık deliller, hikmetli sahifeler ve aydınlatıcı Kitabı getiren peygamberler de yalanlanmıştı.
|
|
|
| GÜLTEKİN ONAN |
| 184. Eğer seni yalanlarlarsa, senden önce apaçık belgeler, Zeburlar ve aydınlık kitapla gelen eçileri de yalanlamışlardır.
|
|
|
| SUAT YILDIRIM |
| 184. Eğer onlar senin nübüvvetini yalan saydılarsa, üzülme! Zaten senden önce açık deliller, mûcizeler, sahîfeler ve nurlu kitaplar getiren nice resullere de yalancı denilmişti. (16,44; 26,196; 35,25; 54,43)
|
|
|