| TÜRKÇE OKUNUŞ |
| 109. ḳul lev kâne-lbaḥru midâdel likelimâti rabbî lenefide-lbaḥru ḳable en tenfede kelimâtü rabbî velev ci'nâ bimiŝlihî mededâ.
|
|
|
| DİYANET VAKFI |
| 109. De ki: Rabbimin sözleri için derya mürekkep olsa ve bir o kadar da ilave getirsek dahi, Rabbimin sözleri bitmeden önce deniz tükenecektir.
|
|
|
| DİYANET İŞLERİ |
| 109. De ki: "Rabbimin sözlerini yazmak için denizler mürekkep olsa ve bir o kadarını da katsak, Rabbimin sözleri tükenmeden denizler tükenirdi."
|
|
|
| ELMALILI HAMDI YAZIR |
| 109. Deki: "Eğer Rabbimin sözlerini yazmak için deniz mürekkep olsa, Rabbimin sözleri tükenmeden önce, deniz muhakkak tükenecekti, bir mislini daha yardımcı getirsek bile."
|
|
|
| ABDULBAKİ GÖLPINARLI |
| 109. De ki: Deniz mürekkep olsa tükenir, yazılmaz Rabbimin sözleri tükenmeden, hatta o deniz kadar bir deniz daha eklense gene tükenir, yazılamaz.
|
|
|
| ALİ BULAÇ |
| 109. De ki: "Rabbimin sözleri(ni yazmak) için deniz mürekkep olsa ve yardım için bir benzerini (bir o kadarını) dahi getirsek, Rabbimin sözleri tükenmeden önce, elbette deniz tükeniverirdi.
|
|
|
| SÜLEYMAN ATEŞ |
| 109. De ki: "Rabbimin sözleri(ni yazmak) için deniz mürekkep olsa, Rabbimin sözleri tükenmeden önce deniz tükenir." Yardım için bir o kadarını daha getirsek (yine yetmez).
|
|
|
| GÜLTEKİN ONAN |
| 109. De ki: "Rabbimin sözleri(ni yazmak) için deniz mürekkep olsa ve yardım için bir benzerini (bir o kadarıı) dahi getirsek, rabbimin sözleri tükenmeden önce, elbette deniz tükeniverirdi.
|
|
|
| SUAT YILDIRIM |
| 109. De ki: “Rabbimin sözlerini yazmak için bütün denizler mürekkep olsaydı, hatta onun bir mislini de takviye gönderseydik, bu denizler tükenir, Rabbinin sözleri yine de bitmezdi. (31, 27) {KM, Yuhanna 21,25}
|
|
|