KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
وَإِذْ ve iƶ hani bir zaman  
أَخَذْنَا eḣaƶnā almıştık ا خ ذ
مِيثَاقَكُمْ mīṧāḳakum kesin sözünüzü و ث ق
وَرَفَعْنَا ve rafeǎ’nā ve kaldırmıştık ر ف ع
فَوْقَكُمُ fevḳakumu üzerinize ف و ق
الطُّورَ T-Tūra Turdağını ط و ر
خُذُوا ḣuƶū tutun ا خ ذ
مَا şeyi  
اتَيْنَاكُمْ āteynākum size verdiğimiz ا ت ي
بِقُوَّةٍ biḳuvvetin kuvvetle ق و ي
وَاسْمَعُوا vesmeǔ dinleyin demiştik س م ع
قَالُوا ḳālū dediler ق و ل
سَمِعْنَا semiǎ’nā dinledik س م ع
وَعَصَيْنَا ve ǎSaynā ve isyan ettik ع ص ي
وَأُشْرِبُوا ve uşribū ve içirildi ش ر ب
فِي  
قُلُوبِهِمُ ḳulūbihimu kalblerine ق ل ب
الْعِجْلَ l-ǐcle buzağı sevgisi ع ج ل
بِكُفْرِهِمْ bikufrihim inkarlarıyla ك ف ر
قُلْ ḳul de ki ق و ل
بِئْسَمَا bi’semā ne kötü şey ب ا س
يَأْمُرُكُمْ ye’murukum size emrediyor ا م ر
بِهِ bihi onunla  
إِيمَانُكُمْ īmānukum imanınız ا م ن
إِنْ in eğer  
كُنْتُمْ kuntum iseniz ك و ن
مُؤْمِنِينَ muminīne inanan kimseler ا م ن
TÜRKÇE OKUNUŞ
93. veiẕ eḫaẕnâ mîŝâḳaküm verafa`nâ fevḳakümu-ṭṭûr. ḫuẕû mâ âteynâküm biḳuvvetiv vesme`û. ḳâlû semi`nâ ve`aṣaynâ veüşribû fî ḳulûbihimü-l`icle biküfrihim. ḳul bi'semâ ye'müruküm bihî îmânüküm in küntüm mü'minîn.
DİYANET VAKFI
93. Hatırlayın ki, Tur dağının altında sizden söz almış: Size verdiklerimizi kuvvetlice tutun, söylenenleri anlayın, demiştik. Onlar: İşittik ve isyan ettik, dediler. İnkarları sebebiyle kalplerine buzağı sevgisi dolduruldu. De ki: Eğer inanıyorsanız, imanınız size ne kötü şeyler emrediyor!
DİYANET İŞLERİ
93. Sizden kesin söz almış ve Tur'u tepenize dikmiştik, "Size verdiğimize kuvvetle sarılın ve dinleyin" demiştik "İşittik ve karşı geldik" dediler de inkarları yüzünden buzağı sevgisi kalblerine sindirildi. De ki, "Eğer inanmışsanız, imanınız size ne kötü şey emrediyor?"
ELMALILI HAMDI YAZIR
93. Bir zamanlar size, "verdiğimiz kitaba kuvvetle sarılın ve onu dinleyin." diye Tûr'u tepenize kaldırıp mîsakınızı aldık. (O yahudiler): "Duyduk, dinledik, isyan ettik." dediler, kâfirlikleri yüzünden o danayı yüreklerinde besleyip büyüttüler. De ki, " Eğer siz mümin kimseler iseniz, bu imanınız size ne çirkin şeyler emrediyor!
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
93. De ki: O vakit sizden kesin söz almıştık, Tur dağını üstünüze yüceltmiştik. Size verdiğimizi azimle tutun, dinleyin demiştik. Onlar da duyduk demişlerdi ve asi olduk. Buzağı sevgisi, küfürleri yüzünden ta iliklerine işlemişti. İnanmışsanız inancınız, ne de kötü ve pis şey emrediyor size.
ALİ BULAÇ
93. Hani sizden misak almış ve Tur'u üstünüze yükseltmiştik (ve): "Size verdiğimize (kitaba) sımsıkı sarılın ve dinleyin" (demiştik). Demişlerdi ki: "Dinledik ve baş kaldırdık." İnkarları yüzünden buzağı (tutkusu) kalplerine sindirilmişti. De ki: "İnanıyorsanız, inancınız size ne kötü şey emrediyor?"
SÜLEYMAN ATEŞ
93. Bir zaman üzerinize Tur(dağın)ı kaldırıp sizden kesin söz almıştık: "Size verdiğimiz şeyi kuvvetle tutun, dinleyin!" (demiştik). "Dinledik ve isyan ettik." dediler. İnkarlarıyla kalblerine buzağı sevgisi içirildi. De ki: "Eğer inanan kimseler iseniz, imanınız size ne kötü şey emrediyor."
GÜLTEKİN ONAN
93. Hani sizden misak almış ve üzerinize Tur (dağını) kaldırmıştık / yükseltmiştik: "Size verdiğime sıkıca sarılın ve dinleyin" (demiştik). Demişlerdi ki: "Dinledik ve karşı geldik / baş kaldırdık" (asayna). Küfürlerinden dolayı buzağı (tutkusu) kalplerine sinmişti / içirilmişti (üşribu). De ki: "Eğer inançlılar iseniz inancınız size ne kötü / çirkin (şeyler) buyuruyor VEYA inançlılar olsaydınız inancınız size kötü / böyle çirkin şeyler buyurmazdı".
SUAT YILDIRIM
93. “Size verdiğimiz kitaba kuvvetle sarılın ve onu dinleyin” diye Tur'u (Dağı) tepenize kaldırıp sizden (atalarınızdan) kesin söz aldık. Onlar: “Dinledik ve fakat isyan ettik.” dediler. Çünkü kâfirlikleri sebebiyle buzağıya tapma sevgisi iliklerine işlemişti. De ki: “Eğer mümin iseniz, imanınız size ne kötü şey emrediyor!”