KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
وَلَقَدْ veleḳad ve andolsun  
اتَيْنَا āteynā verdik ا ت ي
مُوسَى mūsā Musa’ya  
الْكِتَابَ l-kitābe Kitabı ك ت ب
وَقَفَّيْنَا ve ḳaffeynā birbiri ardınca gönderdik ق ف و
مِنْ min -ndan  
بَعْدِهِ beǎ’dihi arkası- ب ع د
بِالرُّسُلِ bir-rusuli peygamberler ر س ل
وَاتَيْنَا ve āteynā ve verdik ا ت ي
عِيسَى ǐysā Îsa’ya  
ابْنَ bne oğlu ب ن ي
مَرْيَمَ meryeme Meryem  
الْبَيِّنَاتِ l-beyyināti açık deliller ب ي ن
وَأَيَّدْنَاهُ ve eyyednāhu ve onu destekledik ا ي د
بِرُوحِ birūHi Ruh ile Ruh’ül-Kudüs ر و ح
الْقُدُسِ l-ḳudusi Kudüs Ruh’ül-Kudüs ق د س
أَفَكُلَّمَا efekullemā öyle mi? ك ل ل
جَاءَكُمْ cāekum size gelse ج ي ا
رَسُولٌ rasūlun bir peygamber ر س ل
بِمَا bimā şey ile  
لَا  
تَهْوَىٰ tehvā istemediği ه و ي
أَنْفُسُكُمُ enfusukumu canınızın ن ف س
اسْتَكْبَرْتُمْ stekbertum büyüklük taslayarak ك ب ر
فَفَرِيقًا feferīḳan kimini ف ر ق
كَذَّبْتُمْ keƶƶebtum yalanlayacak ك ذ ب
وَفَرِيقًا ve ferīḳan kimini de ف ر ق
تَقْتُلُونَ teḳtulūne öldüreceksiniz ق ت ل
TÜRKÇE OKUNUŞ
87. veleḳad âteynâ mûse-lkitâbe veḳaffeynâ mim ba`dihî birrusüli veâteynâ `îse-bne meryeme-lbeyyinâti veeyyednâhü birûḥi-lḳudüs. efeküllemâ câeküm rasûlüm bimâ lâ tehvâ enfüsükümü-stekbertüm. feferîḳan keẕẕebtüm veferîḳan taḳtülûn.
DİYANET VAKFI
87. Andolsun biz Musa'ya Kitab'ı verdik. Ondan sonra ardarda peygamberler gönderdik. Meryem oğlu İsa'ya da mucizeler verdik. Ve onu, Ruhu'l-Kudüs (Cebrail) ile destekledik. (Ne var ki) gönlünüzün arzulamadığı şeyleri söyleyen bir elçi geldikçe ona karşı büyüklük tasladınız. (Size gelen) peygamberlerden bir kısmını yalanladınız, bir kısmını da öldürdünüz.
DİYANET İŞLERİ
87. And olsun ki, Musa'ya kitap verdik, ondan sonra ardarda peygamberler gönderdik. Meryem oğlu İsa'ya belgeler verdik, onu Ruhul Kudüs ile destekledik. Size bir peygamber nefsinizin hoşlanmadığı bir şey getirdikçe, büyüklük taslayarak, bir kısmını yalancı sayıp, bir kısmını öldürür müsünüz?
ELMALILI HAMDI YAZIR
87. Celâlim hakkı için Musa'ya o kitabı verdik, arkasından birtakım peygamberler de gönderdik, hele Meryem oğlu İsa'ya apaçık mucizeler verdik, onu Rûhu'lKudüs ile de destekledik. Size nefislerinizin hoşlanmayacağı bir emirle gelen her peygambere kafa mı tutacaksınız? Kibrinize dokunduğu için onların bir kısmına yalan diyecek, bir kısmını da öldürecek misiniz?
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
87. Şüphe yok ki Musa'ya Tevrat'ı verdik, ardından birtakım peygamberler gönderdik. Meryem oğlu İsa'ya apaçık deliller verip onu RuhülKudüs'le kuvvetlendirdik. Nefsinizin hoşlanmadığı bir emirle peygamber geldi mi demek ululanmak isteyeceksiniz, kiminiz onları yalanlayacak, kiminiz öldürecek ha.
ALİ BULAÇ
87. Andolsun, Biz Musa'ya kitabı verdik ve ardından peş peşe elçiler gönderdik. Meryem oğlu İsa'ya da apaçık belgeler verdik ve onu Ruhu'l-Kudüs'le teyid ettik. Demek, size ne zaman bir elçi nefsinizin hoşlanmayacağı bir şeyle gelse, büyüklük taslayarak bir kısmınız onu yalanlayacak, bir kısmınız da onu öldürecek misiniz?
SÜLEYMAN ATEŞ
87. Andolsun, Musa'ya Kitabı verdik, arkasından peygamberler gönderdik. Meryem oğlu Îsa'ya da açık deliller verdik ve onu Ruh'ül-Kudüs (Cebrail) ile destekledik. Ne zaman ki, bir peygamber, size canınızın istemediği bir şey getirdiyse büyüklük taslamadınız mı? Kimini yalanladınız, kimini de öldürüyordunuz?
GÜLTEKİN ONAN
87. Andolsun (lekad) Musa'ya kitabı verdik ve ardından peşpeşe elçiler gönderdik / ardından elçileri sıraladık. Meryemoğlu İsa'ya da apaçık (deliller) (beyyinati) verdik ve onu Kutsal Ruh (ruhılkudüs) ile destekledik (eyyednahü). Ne zaman bir elçi hoşunuza gitmeyen bir şeyle size gelse büyüklük taslayarak bir bölümünüz onu yalanlayacak, bir bölümünüz de onu öldürecek misiniz?
SUAT YILDIRIM
87. Biz Mûsâ'ya kitap verdik. Ondan sonra peş peşe peygamberler gönderdik. Meryem’in oğlu Îsâ’ya da mûcizeler, açık deliller verdik ve onu Ruhu’l-Kudüs (Cebrâil) ile destekledik. Demek size her ne zaman bir peygamber gelip de nefislerinizin hoşlanmadığı bir şey getirirse kafa tutacak, onların kimine yalancı deyip kimini öldüreceksiniz ha! (5,44; 2,117; 3,47.59; 19,35)