KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
ثُمَّ ṧumme Ama  
أَنْتُمْ entum siz  
هَٰؤُلَاءِ hāulāi  
تَقْتُلُونَ teḳtulūne öldürüyorsunuz ق ت ل
أَنْفُسَكُمْ enfusekum birbirinizi ن ف س
وَتُخْرِجُونَ ve tuḣricūne ve çıkarıyorsunuz خ ر ج
فَرِيقًا ferīḳan bir grubu ف ر ق
مِنْكُمْ minkum sizden  
مِنْ min  
دِيَارِهِمْ diyārihim yurtlarından د و ر
تَظَاهَرُونَ teZāherūne birleşiyorsunuz ظ ه ر
عَلَيْهِمْ ǎleyhim onlara karşı  
بِالْإِثْمِ bil-iṧmi günah ا ث م
وَالْعُدْوَانِ vel’ǔdvāni ve düşmanlıkla ع د و
وَإِنْ ve in ve eğer  
يَأْتُوكُمْ ye’tūkum size geldiklerinde ا ت ي
أُسَارَىٰ usārā esir olarak ا س ر
تُفَادُوهُمْ tufādūhum fidyelerini veriyorsunuz ف د ي
وَهُوَ ve huve ve o  
مُحَرَّمٌ muHarramun yasaklanmış iken ح ر م
عَلَيْكُمْ ǎleykum size  
إِخْرَاجُهُمْ iḣrācuhum onları çıkarmak خ ر ج
أَفَتُؤْمِنُونَ efetuminūne yoksa siz inanıyorsunuz da ا م ن
بِبَعْضِ bibeǎ’Di bir kısmına ب ع ض
الْكِتَابِ l-kitābi Kitabın ك ت ب
وَتَكْفُرُونَ ve tekfurūne inkar mı ediyorsunuz ك ف ر
بِبَعْضٍ bibeǎ’Din bir kısmını ب ع ض
فَمَا femā nedir?  
جَزَاءُ cezāu cezası ج ز ي
مَنْ men kimsenin  
يَفْعَلُ yef’ǎlu yapan ف ع ل
ذَٰلِكَ ƶālike bunu  
مِنْكُمْ minkum sizden  
إِلَّا illā başka  
خِزْيٌ ḣizyun rezil olmaktan خ ز ي
فِي -nda  
الْحَيَاةِ l-Hayāti hayatı- ح ي ي
الدُّنْيَا d-dunyā dünya د ن و
وَيَوْمَ ve yevme ve gününde ي و م
الْقِيَامَةِ l-ḳiyāmeti kıyamet ق و م
يُرَدُّونَ yuraddūne onlar itilirler ر د د
إِلَىٰ ilā  
أَشَدِّ eşeddi en şiddetlisine ش د د
الْعَذَابِ l-ǎƶābi azabın ع ذ ب
وَمَا ve mā değildir  
اللَّهُ llahu Allah  
بِغَافِلٍ biğāfilin gafil غ ف ل
عَمَّا ǎmmā -dan  
تَعْمَلُونَ teǎ’melūne yaptıklarınız- ع م ل
TÜRKÇE OKUNUŞ
85. ŝümme entüm hâülâi taḳtülûne enfüseküm vetuḫricûne ferîḳam minküm min diyârihim. teżâherûne `aleyhim bil'iŝmi vel`udvân. veiy ye'tûküm üsârâ tüfâdûhüm vehüve müḥarramün `aleyküm iḫrâcühüm. efetü'minûne biba`ḍi-lkitâbi vetekfürûne biba`ḍ. femâ cezâü mey yef`alü ẕâlike minküm illâ ḫizyün fi-lḥayâti-ddünyâ. veyevme-lḳiyâmeti yüraddûne ilâ eşeddi-l`aẕâb. veme-llâhü bigâfilin `ammâ ta`melûn.
DİYANET VAKFI
85. Bu misakı kabul eden sizler, (verdiğiniz sözün tersine) birbirinizi öldürüyor, aranızdan bir zümreyi yurtlarından çıkarıyor, kötülük ve düşmanlıkta onlara karşı birleşiyorsunuz. Onları yurtlarından çıkarmak size haram olduğu halde (hem çıkarıyor hemde) size esirler olarak geldiklerinde fidye verip onları kurtarıyorsunuz. Yoksa siz Kitab'ın bir kısmına inanıp bir kısmını inkar mı ediyorsunuz? Sizden öyle davrananların cezası dünya hayatında ancak rüsvaylık; kıyamet gününde ise en şiddetli azaba itilmektir. Allah sizin yapmakta olduklarınızdan asla gafil değildir.
DİYANET İŞLERİ
85. Sonra siz, birbirinizi öldüren, aranızdan bir takımı memleketlerinden süren, onlara karşı günah ve düşmanlıkta birleşen, onları çıkarmak haramken size esir olarak geldiklerinde fidyelerini vermeye kalkan kimselersiniz. Kitabın bir kısmına inanıp, bir kısmını inkar mı ediyorsunuz? Aranızda böyle yapanın cezası ancak dünya hayatında rezil olmaktır. Ahiret gününde de azabın en şiddetlisine onlar uğratılırlar. Allah yaptıklarınızdan gafil değildir.
ELMALILI HAMDI YAZIR
85. Sonra sizler öyle kimselersiniz ki, kendilerinizi öldürüyorsunuz ve sizden olan bir grubu diyarlarından çıkarıyorsunuz, onlar aleyhinde kötülük ve düşmanlık güdüyor ve bu konuda birleşip birbirinize arka çıkıyorsunuz, şayet size esir olarak gelirlerse fidyeleşmeye kalkıyorsunuz. Halbuki yurtlarından çıkarılmaları size haram kılınmış idi. Yoksa siz kitabın bir kısmına inanıp bir kısmını inkâr mı ediyorsunuz? Şu halde içinizden böyle yapanlar, netice olarak dünya hayatında perişanlıktan başka ne kazanırlar, kıyamet gününde de en şiddetli azaba uğratılırlar. Allah, yaptıklarınızdan gafil değildir.
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
85. Sonra da sizler, o kişilersiniz ki birbirinizi öldürüyorsunuz. Bir bölüğünüzü yerinden yurdundan çıkarıyorsunuz. Onların aleyhinde, kötülükte, düşmanlıkta bulunmak üzere birleşiyorsunuz. Elinize esir düşerlerse onlara karşılık esirler veriyor, gene onları yurtlarına sokmuyorsunuz. Halbuki onları yurtlarından çıkarmak bile haramdı size. Yoksa kitabın bir kısmına inanıyor, bir kısmına inanmıyor musunuz? İçinizde bunları yapanların kazancı, dünya hayatında ancak horluktan ibaret, kıyamet günüyse onlar daha çetin bir azaba atılırlar. Allah, yaptıklarınızdan gafil değildir ki.
ALİ BULAÇ
85. Sonra (yine) siz, birbirinizi öldürüyor, bir bölümünüzü yurtlarından sürüp-çıkarıyor ve günah ve düşmanlıkla aleyhlerinde ittifaklar kuruyor ve size esir olarak geldiklerinde onlarla fidyeleşiyordunuz. Oysa onları çıkarmanız, size haram kılınmıştı. Yoksa siz, kitabın bir bölümüne inanıp da bir bölümünü inkar mı ediyorsunuz? Artık sizden böyle yapanların dünya hayatındaki cezası aşağılık olmaktan başka değildir; kıyamet gününde de azabın en şiddetli olanına uğratılacaklardır. Allah, yaptıklarınızdan gafil değildir.
SÜLEYMAN ATEŞ
85. Ama siz yine birbirinizi öldürüyorsunuz, sizden bir grubu yurtlarından çıkarıyorsunuz; onlara karşı günah ve düşmanlık yapmakta birleşiyorsunuz, onları çıkarmak size yasaklanmış iken (çıkarıyorsunuz, sonra da) esir olarak geldiklerinde fidyelerini veriyor (kurtarıyor)sunuz. Yoksa siz Kitabın bir kısmına inanıp bir kısmını inkar mı ediyorsunuz? Sizden bunu yapanın cezası, dünya hayatında rezil olmaktan başka nedir? Kıyamet gününde de (onlar) azabın en şiddetlisine itilirler. Allah yaptıklarınızı bilmez değildir.
GÜLTEKİN ONAN
85. (Tüm bunlardan) sonra, sizler hala birbirinizi öldürüyor, aranızdan bir bölümü (ferai) yurtlarından çıkarıyor, kötülük ve düşmanlıkta onlara karşı birleşiyorsunuz. Onları yurtlarından çıkarmanız zaten size haramken, bu yetmiyormuş gibi size esir düştüklerinde bir de onlardan fidye istiyorsunuz. Yoksa siz kitabın bir kısmına inanıp bir kısmına küfür mü ediyorsunuz? Böyle davrananların cezası dünya hayatında rezil olmak ve diriliş gününde de azabın en çetinine uğratılmaktan başka ne olabilir? Tanrı yaptıklarınızdan gafil değildir.
SUAT YILDIRIM
85. Ama işte siz birbirinizi öldürüyor, bir kısmınızı yurdunuzdan çıkarıyor, onlara karşı günahta ve zulümde birbirinizi destekliyorsunuz. Bununla beraber, onlar esir olarak gelirlerse fidyelerini verip onları kurtarıyorsunuz. Halbuki aslında onların çıkarılması size haram kılınmıştı. Ne o, Kitabın bir kısmına inanıp bir kısmını red mi ediyorsunuz? İçinizden böyle yapanların elde edeceği netice, dünya hayatında rüsvaylıktan başka bir şey değildir. Kıyamet günü ise en şiddetli azaba itilirler. Allah yaptıklarınızdan habersiz değildir.