KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
وَإِذْ ve iƶ ve hani  
أَسَرَّ eserra gizlice söylemişti س ر ر
النَّبِيُّ n-nebiyyu peygamber ن ب ا
إِلَىٰ ilā  
بَعْضِ beǎ’Di birine ب ع ض
أَزْوَاجِهِ ezvācihi eşlerinden ز و ج
حَدِيثًا Hadīṧen bir söz ح د ث
فَلَمَّا fe lemmā ne zaman ki  
نَبَّأَتْ nebbeet eşi haber verdi ن ب ا
بِهِ bihi onu sözü  
وَأَظْهَرَهُ ve eZherahu ve onu muttali kıldı ظ ه ر
اللَّهُ llahu Allah  
عَلَيْهِ ǎleyhi ona peypambere  
عَرَّفَ ǎrrafe bildirmişti ع ر ف
بَعْضَهُ beǎ’Dehu onun bir kısmını ب ع ض
وَأَعْرَضَ ve eǎ’raDe ve vazgeçmişti ع ر ض
عَنْ ǎn -ndan da  
بَعْضٍ beǎ’Din bir kısmı- ب ع ض
فَلَمَّا felemmā ne zaman ki  
نَبَّأَهَا nebbeehā eşine haber verince ن ب ا
بِهِ bihi bunu  
قَالَتْ ḳālet eşi dedi ق و ل
مَنْ men kim?  
أَنْبَأَكَ enbeeke sana söyledi ن ب ا
هَٰذَا hāƶā bunu  
قَالَ ḳāle dedi ki ق و ل
نَبَّأَنِيَ nebbeeniye bana söyledi ن ب ا
الْعَلِيمُ l-ǎlīmu bilen ع ل م
الْخَبِيرُ l-ḣabīru haber alan خ ب ر
TÜRKÇE OKUNUŞ
3. veiẕ eserra-nnebiyyü ilâ ba`ḍi ezvâcihî ḥadîŝâ. felemmâ nebbeet bihî veażherahü-llâhü `aleyhi `arrafe ba`ḍahû vea`raḍa `am ba`ḍ. felemmâ nebbeehâ bihî ḳâlet men embeeke hâẕâ. ḳâle nebbeeniye-l`alîmü-lḫabîr.
DİYANET VAKFI
3. Peygamber, eşlerinden birine gizlice bir söz söylemişti. Fakat eşi, o sözü başkalarına haber verip Allah da bunu Peygamber'e açıklayınca, Peygamber bir kısmını bildirmiş, bir kısmından da vazgeçmişti. Peygamber bunu ona haber verince eşi: Bunu sana kim bildirdi? dedi. Peygamber: Bilen, her şeyden haberdar olan Allah bana haber verdi, dedi.
DİYANET İŞLERİ
3. Peygamber, eşlerinden birine gizlice bir söz söylemişti. O, bunu Peygamberin diğer bir eşine haber verince, Allah da Peygambere durumu bildirmiş, o da bir kısmını yüzüne vurmuş bir kısmını yüzüne vurmaktan geri durmuştu. Eşine, gizlice söylediği şeyibaşkasına nakletmiş olduğunu bildirince, eşi: "Bunu sana kim haber verdi?" demiş, o da: "Bana, herşeyi bilen ve herşeyden haberdar olan Allah haber verdi" demişti.
ELMALILI HAMDI YAZIR
3. Peygamber, eşlerinden birine gizlice bir söz söylemişti. Fakat eşi, o sözü başkalarına haber verip Allah da bunu Peygamber'e açıklayınca, Peygamber (eşine) bir kısmını bildirmiş bir kısmından da vazgeçmişti. Peygamber bunu ona haber verince eşi: "Bunu sana kim söyledi?" dedi. Peygamber "Bilen, her şeyden haberi olan Allah bana söyledi." dedi.
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
3. Ve hani Peygamber, eşlerinden birine gizli bir şey söylemişti de o, bu sözü, başkasına haber verince ve Allah da bunu, Peygambere açınca Peygamber, bu olayın bir kısmını söylemiş, bir kısmındansa vazgeçmiş, söylememişti. Peygamber, bunu eşine haber verince o, kim haber verdi bunu sana demişti, o da demişti ki: Her şeyi bilen haber verdi bana, her şeyden haberdar olan.
ALİ BULAÇ
3. Hani Peygamber, eşlerinden bazılarına gizli bir söz söylemişti. Derken o (eşlerinden biri), bunu haber verip Allah da ona bunu açığa vurunca, O da (Peygamber) bir kısmını açıklamış bir kısmını (söylemekten) vazgeçmişti. Sonunda haberi verince (eşi) demişti ki: "Bunu sana kim haber verdi?" O da: "Bana bilen, (herşeyden) haberdar olan (Allah) haber verdi" demişti.
SÜLEYMAN ATEŞ
3. Peygamber, eşlerinden birine gizli bir söz söylemişti. Fakat eşi, o sözü (başkasına) haber verip, Allah da peygamberi, eşinin bu davranışına muttali kılınca (Peygamber, eşine) o(söylediği)nin bir kısmını bildirmiş (şunları şunları filana söyledin demiş), bir kısmından da vazgeçmişti. (Peygamber) Bunu eşine haber verince eşi: "Bunu sana kim söyledi?" dedi (Peygamber): "(Herşeyi) Bilen, haber alan (Allah) bana söyledi" dedi.
GÜLTEKİN ONAN
3. Hani Peygamber, eşlerinden bazılarına gizli bir söz söylemişti. Derken o (eşlerinden biri), bunu haber verip Tanrı da ona bunu açığa vurunca, o da (Peygamber) bir kısmını açıklamış bir kısmını (söylemekten) vazgeçmişti. Sonunda haberi verince (eşi) demişti ki: "Bunu sana kim haber verdi?" O da: "Bana bilen, (herşeyden) haberdar olan (Tanrı) haber verdi" demişti.
SUAT YILDIRIM
3. Hani bir ara Peygamber, eşlerinden birine sır olarak bir söz söylemişti. Fakat o, bunu kumalarından birine haber verince, Allah da bu durumu Peygamberine bildirdi. O da eşine söylediğinin bir kısmını bildirip, bir kısmından ise vazgeçmişti. Peygamber, o eşine bu durumu anlatınca o hayret ederek: “Bunu sana kim bildirdi?” dedi. Peygamber de: “Her şeyi bilen, her şeyden haberdar olan Allah, bana haber verdi.” diye cevap verdi.