KELİME ANLAMLARI
Arapça Okunuş Türkçe Okunuş Kelime Meali Kökü
وَمَا ve mā ve  
أَرْسَلْنَا erselnā göndermedik ر س ل
قَبْلَكَ ḳableke senden önce ق ب ل
مِنَ mine -den  
الْمُرْسَلِينَ l-murselīne elçiler- ر س ل
إِلَّا illā başkasını  
إِنَّهُمْ innehum şüphesiz onlar  
لَيَأْكُلُونَ leye’kulūne yerlerdi ا ك ل
الطَّعَامَ T-Taǎāme yemek ط ع م
وَيَمْشُونَ ve yemşūne ve gezerlerdi م ش ي
فِي  
الْأَسْوَاقِ l-esvāḳi çarşılarda س و ق
وَجَعَلْنَا ve ceǎlnā ve biz yaptık ج ع ل
بَعْضَكُمْ beǎ’Dekum kiminizi ب ع ض
لِبَعْضٍ libeǎ’Din kiminiz için ب ع ض
فِتْنَةً fitneten bir sınav ف ت ن
أَتَصْبِرُونَ eteSbirūne sabrediyor musunuz? ص ب ر
وَكَانَ ve kāne ve ك و ن
رَبُّكَ rabbuke Rabbin ر ب ب
بَصِيرًا beSīran herşeyi görendir ب ص ر
TÜRKÇE OKUNUŞ
20. vemâ erselnâ ḳableke mine-lmürselîne illâ innehüm leye'külûne-ṭṭa`âme veyemşûne fi-l'esvâḳ. vece`alnâ ba`ḍaküm liba`ḍin fitneh. etaṣbirûn. vekâne rabbüke beṣîrâ.
DİYANET VAKFI
20. (Resulüm!) Senden önce gönderdiğimiz bütün peygamberler de hiç şüphesiz yemek yerler, çarşılarda dolaşırlardı. (Ey insanlar!) Sizin bir kısmınızı diğer bir kısmınıza imtihan (vesilesi) kıldık; (bakalım) sabredecek misiniz? Rabbin her şeyi hakkıyla görmektedir.
DİYANET İŞLERİ
20. Senden önce gönderdiğimiz bütün peygamberler de, şüphesiz, yemek yerler, sokaklarda gezerlerdi. Ey insanlar! Sabreder misiniz diye sizi birbirinizle sınarız. Rabbin her şeyi görür.
ELMALILI HAMDI YAZIR
20. (Resulüm!) Biz senden evvel de peygamberleri başka türlü göndermedik. Şüphesiz onlar hem yemek yiyorlar, hem çarşılarda geziyorlardı (sokaklarda yürüyorlardı). Sizin bir kısmınızı bir diğerine fitne (imtihan sebebi) kılmışızdır ki, bakalım sabredecek misiniz? Zira Rabbin her şeyi hakkıyla görmektedir.
ABDULBAKİ GÖLPINARLI
20. Senden önce de peygamberlerden hiçbirini yollamadık ki onlar, yemek yememiş, sokaklarda gezmemiş olsunlar ve biz, sizin bir kısmınızı, bir kısmınızla denedik, bakalım dayanacak mısınız? Ve Rabbin, her şeyi görür.
ALİ BULAÇ
20. Senden önce gönderdiklerimizden, gerçekten yemek yiyen ve pazarlarda gezen (elçi)lerden başkasını göndermiş değiliz. Biz, sizin kiminizi kimi için deneme (fitne konusu) yaptık. Sabredecek misiniz? Senin Rabbin görendir.
SÜLEYMAN ATEŞ
20. Senden önce gönderdiğimiz bütün elçiler de yemek yerler, çarşılarda gezerlerdi. Biz sizi birbiriniz için bir sınav yaptık. (Sizin bir kısmınızı, diğer bir kısmınızla denemekteyiz ki bakalım) sabrediyor musunuz? Rabbin, (herşeyi) görendir.
GÜLTEKİN ONAN
20. Senden önce gönderdiklerimizden, gerçekten yemek yiyen ve pazarlarda gezen (elçi)lerden başkasını göndermiş değiliz. Biz, sizin kiminizi kimi için deneme (fitne konusu) yaptık. Sabredecek misiniz? Senin rabbin görendir.
SUAT YILDIRIM
20. Senden önce gönderdiğimiz peygamberler de yemek yer, çarşılarda ihtiyaçlarını temin ederlerdi. Böylece sizi birbirinizle imtihan ediyoruz: bakalım buna sabredecek misiniz, sabredemeyecek misiniz? Rabbin zaten her şeyi görmektedir. (46,9; 18,110; 21-8; 12,109)