TÜRKÇE OKUNUŞ |
12. ẕâliküm biennehû iẕâ dü`iye-llâhü vaḥdehû kefertüm. veiy yüşrak bihî tü'minû. felḥukmü lillâhi-l`aliyyi-lkebîr.
|
|
DİYANET VAKFI |
12. (Onlara denir ki:) İşte bunun sebebi şudur: Tek Allah'a ibadete çağrıldığı zaman inkar edersiniz. O'na ortak koşulunca (bunu) tasdik edersiniz. Artık hüküm, yücelerin yücesi Allah'ındır.
|
|
DİYANET İŞLERİ |
12. Onlara: "Yalnız Allah çağrıldığı zaman inkar ederdiniz de, O'na eş koşulunca inanırdınız. Bugün hüküm, yüce Allah'ındır" denir.
|
|
ELMALILI HAMDI YAZIR |
12. (Onlara şöyle cevap verilir): "Bu azab size şu sebeptendir: Siz tek Allah'a davet edildiğiniz zaman inkâr ettiniz. Ama O'na ortak koşulunca inandınız. Artık hüküm, o yüce ve büyük Allah'ındır."
|
|
ABDULBAKİ GÖLPINARLI |
12. Bu da, Allah birdir dendi mi kafir olmamızdan ve ona eşler olduğu söylenince inanmanızdandır; artık hüküm, pek yüce ve pek büyük Allah'ın.
|
|
ALİ BULAÇ |
12. "Sizin (durumunuz) böyledir. Çünkü bir olan Allah'a çağırıldığınız zaman inkar ettiniz. O'na ortak koşulduğunda inanıp-onayladınız. Artık hüküm, Yüce, büyük olan Allah'ındır."
|
|
SÜLEYMAN ATEŞ |
12. (Şöyle cevap verilir): Bu(duruma düşmeniz)in sebebi şudur: Tek Allah'a çağrıldığınız zaman inkar ederdiniz. O'na ortak koşulunca inanırdınız. Artık hüküm yüce ve büyük Allah'a aittir.
|
|
GÜLTEKİN ONAN |
12. "Sizin (durumunuz) böyledir. Çünkü bir olan Tanrı'ya çağırıldığınız zaman küfrettiniz. O'na ortak koşulduğunda inandınız. Artık hüküm, yüce, büyük olan Tanrı'nındır."
|
|
SUAT YILDIRIM |
12. Onlara şöyle cevap verilir:“Bu hale düşmenizin sebebi şudur ki: Allah'ın birliğine inanmaya çağırıldığınızda reddederdiniz, ama O’nun eşinden, ortağından bahsedildiğinde inanırdınız.Artık şimdi hakkınızdaki karar o çok ulu ve yüce Allah’a aittir.” (6,27-28)
|
|